UZAY YARIŞI



Amerika ve Rusya arasındaki savaş sadece toprak savaşı değil aynı zamanda dünyanın dışında da bir savaştı. İki devlet de dünyanın dışında yeni bir gezegen istiyordu. Neden mi? Çünkü toprak savaşının yeni bir eklentisi vardı, ‘Nükleer savaş.’ Tüm dünya atom bombasından korkuyor ve doğal afetlere hazırlandıkları gibi bu savaş için hazırlanıyorlardı. Okullarda özel olarak ‘Atom bombası atılırsa sonrasında ne olacak?’ dersi veriliyordu. Bu korku yeni bir dünya arayışına neden oldu. 1945 yılında yaşanan nükleer tehdit uzayın kapılarını açtı.

Amerika ve Sovyetler yeni bir yarışa girdiler ve Uzay için çalışmalara başladılar. Yeni dünya arayışı artık bir yarış olmuş ve birçok canlının hayatı tehlikeye atılmıştı.

1950’de roketler kameralarla donatıldı ve düşman gözetlenebilir hale geldi. Fakat bu yeterli değildi. Devletler üstünlüklerini tarihe adlarını kazıyarak sağlayacaklardı. 4 Ekim 1957’de Sovyetler bu işi başardı ve ilk uzay aracı Sputnik-1’i yörüngeye oturttular. Sputnik’in uzaya yollanışı bir propagandadır. Sputnik-1 uzaya gidişinin üçüncü haftasında enerji kaynaklarını tüketti ve sinyal göndermeyi bıraktı. Artık sadece görsel olarak vardı. Sputnik-1 yörüngede bin 400 tur atarak 70 milyon kilometre yol kat etti. Sputnik-1 fırlatılışından 92 gün sonra atmosfere girerek yandı ve USA sınırlarına düştü. Bu savaşı daha da kızıştırdı. USA çalışmalarını hızlandırdı fakat hep başarısızlıkla sonuçlanan çalışmalarda USA eğitim sistemindeki eksiklikleri gözden geçirerek roket bilimi ve fen bilimlerine ilgi arttı. Bunun yanında uzay için ayrılan mali kaynaklar da aynı oranda artış gösterdi.

İnsanlar artık uzaya sadece araç yollamak değil insan da yollamak istiyorlardı. Çünkü bu dünyada çok daha büyük bir etki yaratacaktı. Uzaya çeşitli hayvanlar yolladılar, maymun, köpek gibi. Bu uzay yarışlarında hayvan severleri ayaklandırdı. Fakat bilimcilerin odaklandığı şey ‘hayvanlar yaparsa insanlar da yapar’ oldu.

USA 1959’da Mercury projesini dünya ile paylaştı. 1963’e kadar çeşitli denemeler yapıldı. Mercury-7 adını hız ve 7 astronotundan alıyordu. Buna karşılık Sovyetler Birliği’nden Binbaşı Yuri Gagarin ‘Yıldız Ekibi’ adını verdiği kendi ekibini kurar. Birçok aksilik çıksa da 12 Nisan 1961 yılında Binbaşı Yuri Gagarin uzaya ilk çıkan adam olup yörüngede yolculuk yapar. Yuri Gagarin 108 dakika süren yolculuğunda Yuri Gagarin “Siyah gökyüzünde süzülen Dünya’nın rengi çok hoş bir maviydi” sözlerini kullandı.

Ve Bu durumda USA-0 USSR-2

Geri kalmak istemeyen Amerika 5 Mayıs 1961’de uzaya bir adam gönderir. Alan Shepard, sadece atmosfere çıkabilir. Fakat bu süreçte iki devlet arasındaki gerilim tırmanır.

Devletler gözü daha da yükseğe diker. Artık amaç Ay’a insan göndermektir, bu projenin adı ne mi? Apollo Projesi..

NASA her geçen yıl bütçesini iki katına çıkartıyor ve dönemin Başkanı Kennedy her adımda arkalarında duruyordu. 1963 yılında çalışmaları kontrole gelişinden 6 gün sonra suikasta uğrayan Kennedy hayatını kaybeder. NASA en güçlü müttefiğini kaybeder. Halkın artık Ay’a olan heyecanı azalmıştır. İnsanlar NASA’ya harcanan paranın gerçek dünyaya harcanmasını isterler. Okullara, hastanelere, orduya vs.

Sovyetler 1959 yılında Ay’a Luna-2 isimli bir sonda gönderir, 1963 yılında uzaya ilk kadın astronotunu (Valentina Tresshkova), 1965 yılında ise ilk uzay yürüyüşünü gerçekleştirir (Alexsei Leonov).

USA-0  5-USSR

Amerika Ay’a insan yollamakta kararlıdır fakat Ocak 1967’de ilk test fırlatması sırasında rutin roket testi felaketle sonuçlanır. USA üç astronotunu kapsülde çıkan yangında kaybeder. Buna rağmen NASA Ay’a iz bırakma konusunda ısrar eder.

USA Hitler’in en sevdiği roket mühendisi Wernher Von Braun’dan yardım isterler. Dünyanın ilk balistik füzesi V-2’yi icat eden adam. Bu füze 2. Dünya savaşı’nda Londra’yı yıkmıştır.

Von Braun’un yeni icadı Saturn-V, bu roket NASA’nın Ay’a çıkma hedefinde kas gücü olacaktır. Saturn-V 106 metre yüksekliğinde, 2bin 800ton ağırlığında, 34 milyon Newton itme gücüne sahiptir.

1968 yılı iki devlet içinde çalkantılı geçer. Vietnam Savaşı işleri hem kızıştırır hem de geciktirir. Sovyetler Birliği’nin uzay kahramanı Yuri Gagarin bir uçak kazasında hayatını kaybeder.

Amerika’nın uzay zaferi halkı dünya sıkıntılarından uzaklaştırmak için bir yoldur. NASA bu görev için çalışmalarını hızlandırır ve 1968 Ağustos’unda Ay’a gitmek için ilk testi yapacaklarını duyurur. Apollo-8’in amacı sadece Ay’a gitmek değil, aynı zamanda dönebilmektir. Eğer Amerika bu görevde başarısız olursa, başarısız olur.

21 Aralık 1968’de astronot Frank Borman, Jim Lovell, Bill Anders uzayda geçen üç günden sonra Ay’ın yörüngesine girerler. Apollo-8 geri döner, bu Amerika için büyük bir başarıdır. Astronot Frank Borman Ay’dan ilk izlenimlerini şöyle aktarır:

“Ay’ın dev, yalnız, ürkütücü türden bir varlık olduğu yönünde. Veya bir hiçlik deryası.”

Jim Lovell:

“Dünya’da elimizde neler olduğunun farkına vardırıyor. Buradan Dünya uzayın engin sonsuzluğundaki büyük bir vaha gibi görünüyor.”



Frank Borman Dünya’ya döndükten sonra Dünya’nın uzayda çok yalnız ve tek renkli cisim olduğunu söyleyerek “Elimizdeki bu mavi miskete bakmak için elimizden geleni yapmalıyız” dedi.

Sadece 7 Ay sonra Neil Armstrong dünya için unutulmaz o adımı atar. 20 Temmuz 1969’da Amerika nihayet yarışta bir puan alır.

USA-1 5-USSR

Bu başarı nesiller boyu astronotlar ve mühendislere ilham olur. USA sonraki 3 sene boyunca 10 astronotunu daha Ay’a gönderir.

Sovyetler Birliği ise Ay’a çıkmayı bırakıp farklı hayallere odaklanır. Uzay’da Mir ya da Barış adında bir istasyon kurmak isterler.

1991 yılında şanssız kozmonot Sergei Krikalev Mir’in içinde uzayda süzülürken Sovyetler Birliği dağılır. Neredeyse bir sene boyunca uzayda kalan Krikalev şu an ki Kazakistan üssüne inme izni alır.

Daha sonra USA ve USSR daha dostane bir tavra bürünerek birlik olur.

1998 yılı uzay keşfinde yeni bir sayfa açılır. İlk Uzay İstasyonu inşaatına başlanır.

108 metre uzunluğunda, 78 metre yüksekliğinde, 90 kilovat enerji harcayan –ki bu 90 bin Sputnik’e eşdeğerdir. bu istasyon ISS dünyadan çıplak gözle görünebilen 3 cisimden biridir. Ay-ISS-Venüs. İstasyon inşası için 5 uzay ajansı birleşir ve 120 milyar dolar harcanır. 18 farklı ulus astronotu birlikte çalışmıştır.

Japonya-Avrupa-ABD-Rusya-Kanada

2000 yılında bu istasyona çıkanlar arasında Sergei’de vardır. NASA yöneticisi 2030 yılı için vaatler verdi, Mars’a insan yollamak gibi. Mars Ay’dan 160 kat daha uzaktır. Oraya varmak 8 ay sürer.

Uzay yarışları nükleer bombalar korkusuyla başladı. İnsanlar düşmanın bu tehdidine karşılık yeni bir dünya arayışına girdi. Ay’a giderek Dünya’ya farklı bir gözden bakabildi, birlik oldu.

Günümüzde doğanın yeni tehditleri ile yeniden küçük mazi misketimize dönüyor bütün ilgimiz. Ve bizlerin onu koruması, yaşatabilmesi için bütün insanlığın birlik olması gerekiyor. Bir sonraki yarışta insanlar insanlara karşı değil, zamana karşı yarışacaklar.

 

 

 

x

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

TARİHİN TOZLU RAFLARINDAN BİR BOSNA HİKAYESİ İNCİR KUŞLARI

GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE DAĞLIK KARABAĞ VE AZERBAYCAN

PETROL BİR LANET